İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda incelemelerde bulundu. Meydanların insanla anlamı olduğunu vurgulayan İmamoğlu, Taksim için düzenledikleri yarışmada son 20’ye kalan eserlerin değerlendirmesinin sürdüğünü belirtti. İmamoğlu, “Estetik olarak İstanbul'un tarihi kurgusunu, Taksim'in bütün hassasiyetlerini kollayan ve koruyan bir anlayışla inşallah çok güzel sonuçları en yakın zamanda sizlerle paylaşacağız. Zaten toplumun da oyuna sunacağız ilk 3 projeyi. Katılımcılığı en üst seviyede tutan güzel bir Taksim Meydanı projesi bekliyoruz” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda incelemelerde bulundu. İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Mahir Polat’tan bölgeyle ilgili bilgiler alan İmamoğlu, vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Vatandaşlarla fotoğraf çektiren İmamoğlu, meydan ve parkı boydan boya dolaştı. İmamoğlu, Taksim Metrosu girişinde “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” kampanyası kapsamında stant kuran CHP İstanbul İl Başkanlığı üyesi vatandaşlara da desteğini iletti.
“KATILIMCILIĞI EN ÜST SEVİYEDE TUTAN GÜZEL BİR TAKSİM MEYDANI PROJESİ BEKLİYORUZ”İmamoğlu, basın mensuplarının sorularını da Gezi Parkı çıkışında yanıtladı. İmamoğlu, “Taksim'deki tasarım yarışması ne zaman sonuçlanacak, Taksim'in yüzü ne zaman değişecek” sorusuna, “Yarışmada son 20'nin görüşmeleri sürüyor. Tabi burada şu gün sonucu açıklıyoruz değil. Bazen uzayabiliyor çünkü yorumlar. Şu anda 150 civarında proje katılmıştı; neredeyse yarısı uluslararası. Şimdi son 20 proje analiz ediliyor. Taksim'in bütününe hizmet eden beton ağırlıklı görüntüyü ortadan kaldıran, insanı içine çeken ve ısıtan... İnsanla zaten meydanların bir anlamı var. Bu şekilde saksılarda ağaç şekli ile bunların olgunlaşması olası değil. Onun bir ömrü var. Hele hele saksıda orman tipi ağaç koyarsanız, hiç ömrü olmaz. Tüm bunların yorumlandığı, estetik olarak İstanbul'un tarihi kurgusunu, Taksim'in bütün hassasiyetlerini kollayan ve koruyan bir anlayışla inşallah çok güzel sonuçları en yakın zamanda sizlerle paylaşacağız. Zaten toplumun da oyuna sunacağız ilk 3 projeyi. Katılımcılığı en üst seviyede tutan güzel bir Taksim meydanı projesi bekliyoruz” yanıtını verdi.
“KİLİSE ÖNÜNDEKİ İŞGALLERE BAKIYORUZ”İmamoğlu, “İnşaatı bitmek üzere olan caminin karşısında kilise var. Arada da bazı yapılar var. O yapıların kaldırılması söz konusu mu” sorusunu, “Bunların hepsini sorgulayacağız. Burada ciddi bir temizliğe değişime ihtiyaç var. Çokça aykırı yapılar var. Yani burada yapılan caminin etrafı gayet derli, toplu. Orada yine bizim mülkiyetimizde olan bir sarnıç var ve o alanda, biz, yine bir takım sanatsal faaliyetleri öngörüyoruz tarihi dokusuna uygun şekilde. Karşısındaki kilise, şu anda neredeyse görünmez durumda. Oradaki işgallere bakıyoruz. Çünkü hem uygun olan yapılaşmalar var hem uygun olmayan yapılaşmalar var. Baktığınızda, oranın temizlenmiş ve tam da İstanbul’a yakışan, inançlar arası yakınlığın, münasebetin, bütün evrensel değerlere uygun bir ilişkinin hissettirildiği bir sürece dönüşmesini arzu ediyoruz. Orası da ilgi alanımız içinde. İnşallah, hemen yarışma sonrası o tür noktalara da burada değineceğiz” şeklinde yanıtladı.
“GEZİ’DE KAYBETTİĞİMİZ GENÇLERE RAHMET DİLİYORUM”İmamoğlu’nun “2013 yılında, Türkiye’nin en kitlesel toplumsal eylemlerinden biri Gezi’de yaşandı. Bugün burada olmak, size kişisel olarak neler hissettirdi” sorusuna verdiği yanıt ise, Gezi’de ortaya konan mücadele, Türkiye tarihinin en önemli mücadelelerinden birisi. Bunu anlamak lazım. Biz şu anda burada geziyor, Taksim’de veya diğer meydanlarda halkla paylaşarak, yeşili koruyarak, ‘İnsan odaklı meydanlar üretelim’ diyorsak, belki de orada ortaya konmak istenen o ruhun şekle gelmiş halini yürütüyoruz. Bu bakımdan, gençlerin o ruhunu hissettirmek ve yaşatmak lazım. Amacına ulaşmasını şöyle istiyorum: Çünkü başlangıcında ortaya konan o ruhta ne vardı? Şehrin korunması, şehrin adaleti, şehirde yaşayan insanların söz hakkının korunması, onlara saygı duyulması; şu anda tam da yaptığımız yarışma, o gençlerimizin ya da burada o mücadeleyi veren insanların adına, belki de o duygunun başarıya ulaşmış olması… Son olarak şunu söyleyeyim: Kaybettiğimiz gençlerimize üzülüyoruz. Hepsine rahmet diliyorum” oldu.